geçtiğimiz günlerde Kanada Otomobil
Fuarı'nda düzenlenen bir forumda masaya yatırıldı.
Foruma BMW Group'un
Tasarım Direktörü Chris Bangle, Mitsubishi Motors Tasarım Başkanı
Olivier Boulay, Ford'un Kuzey Amerika Tasarım Direktörü Ed Golden,
GM'nin Tasarım Direktörü David Lyon, DaimlerChrysler'in Tasarımdan
sorumlu Başkan Yardımcısı David McKinno ile Nissan'ın Tasarım
Direktörü Shiro Nakamura katıldı.
Geçmişte başarılı olmuş bir çok ürün, bunu sadece otomobil olarak
değil, herhangi bir ürün olarak değerlendirebiliriz, geliştirilip
yeniden önümüze koyulduğu zaman büyük heyecan yaratıyor. İnsanoğlu,
geçmişte kendinden bir şey bulduğu ürünlerin, yıllar sonra yeniden
önüne gelmesini ilgiyle karşılıyor. Bugüne kadar bu durum çoğunlukla
giyim alanında kendini göstermiş, belli dönemlerde hep eski ürünler
yeniden moda olmuştur. Bunu iyi değerlendiren uluslararası otomotiv
firmaları da, geçmişte başarılı olmuş modellerini yenileyerek yeniden
tüketiciye sunmayı bir fırsat olarak görerek, yoğun rekabette bir adım
öne geçmeyi başardı.
MODA MİNİ İLE BAŞLADI
Kuşkusuz günümüzde otomotiv sektöründe yaşanan yoğun rekabet kendini
tasarım alanında gösteriyor ve iyi tasarımcılar otomotiv firmalarının
belki de en tepesine oturmuş durumdalar. Bir çok firma birbirinden
yeni ve evrimsel nitelikteki tasarımlar ve yeniliklerle pazarda güç
kazanmak için uğraşırken, bir çoğu eski moda otomobilleri yenileyerek
günümüze taşıyor. Son yıllarda geçmişte büyük başarılara imza atmış
modellerinin, tasarımcılar tarafından günümüze uyarlanması ‘moda’
haline geldi. New Beetle ile başlayan ve büyük başarı kazanan bu moda,
Mini’nin yenilenmesiyle hız kazandı. Son dönemde bu başarıların
ardından Ford'da yine efsanevi modeli Mustang'i orijinaline sadık
kalarak yenileyerek ‘Bu akımda ben de varım’ dedi.
Otomotiv sektöründe moda olan bu durumu geçtiğimiz günlerde bir araya
gelen dünyanın en iyi otomotiv tasarımcıları da değerlendirdi.
İngilizcesi ‘Retro’ yani eski modaların canlandırılması olan kavram
günümüzde otomotiv tasarımının en popüler konularından biri haline
geldi. Ancak, her ne kadar bu durum moda olsa da, akıllara ‘‘hayal
gücü ne oldu’’ sorularını da getiriyor. Renault'un Tasarım Direktörü
Patrick LeQuement, otomotiv dünyasında Retro akımına karşı gelenlerin
başında yer alıyor. LeQuement, Retro'nun gerilediğini ve yozlaştığını
düşünüyor.
BMW Group'un Tasarım Direktörü Chris Bangle, Mitsubishi Motors Tasarım
Başkanı Olivier Boulay, Ford'un Kuzey Amerika Tasarım Direktörü Ed
Golden, GM'nin Tasarım Direktörü David Lyon, DaimlerChrysler'in
Tasarımdan sorumlu Başkan Yardımcısı David McKinno ile Nissan'in
Başkan Yardımcısı ve Tasarım Direktörü Shiro Nakamura geçtiğimiz
günlerde Kanada Otomobil Fuarı’nda düzenlenen bir forumda bu konuyu
tartıştı.
Tartışmanın moderatörlüğünü yapan Automobile dergisi Yayın Yönetmeni
Jean Jennings, ‘Retro’ya daha çok zor durumdaki şirketlerin
odaklandığını ileri sürerek tartışmayı başlattı.
Chris Bangle forumda ilk sözü alarak Jennings'in yorumu üzerine,
Retro'nun Hamlet'i izlemek gibi bir şey olduğunu söyledi. Bangle,
‘‘Hamlet'in nasıl son bulacağını bilirsiniz ama yine de bir daha
seyretmek istersiniz’’ yorumunu yapıyor.
GEÇMİŞE DÖNÜŞ MİRAS DEĞİL
Birçok tasarımcı Retro yani geçmişe dönüş ile mirasın aynı şey
olduğunu düşünürken, birçoğu bunların farklı kavramlar olduğunu dile
getiriyor. Shiro Nakamura, geçmişe dönük bir tasarımla (Retro) aracın
hangi temellere dayandığının anlaşıldığını belirterek, ‘‘Retro
tasarımın en iyi en iyi örneğini New Bettle ve yeni Mustang ortaya
koyuyor. Miras tasarım ise daha çok tasarım ruhunun evrimini
gösteriyor. Bu alana örnek Nissan'ın 350 Z modelini gösterebiliriz. Bu
araç açıkça ‘Z' dir ama açıkça yeni ‘Z'dir eski ‘Z' değildir’’ dedi.
Bangle, Mini'yi de aynı kategoriye sokarak, ‘‘Yeni Mini orijinal
Mini'nin modern bir yorumudur. Orijinaliyle aynı tadı verir.
Orijinalini hiç bilmeyenler içinde bu geçerlidir’’ dedi. Ed Golden ise
yeni Mustang'i bu kapsamdan çıkartarak, ‘‘Yeni Mustang'de tasarım
konusunda bir çok yenilik var’’ dedi.
Orijinaline sadık kalanlar başarılı
Olivier Boulay bir otomobilin orijinalliğinin korunmasının başarı
getirdiğini belirterek, ‘‘Porsche 911 başarısını orijinaline bağlı
kalarak sağladığı evrimle yakaladı. Ama Mustang bu evrimi
yakalayamadı. Neden yeni Mustang'in orijinaline benzetildiğini
anlıyorum. Çünkü daha öncelikler işe yaramazdı’’ açıklamasını yapıyor.
David McKinnon, ise retro tasarımın sadece şirketin geçmişindeki bir
otomobile dayanmayabileceğini belirterek, ‘‘Örnek olarak PT Cruiser
geçmiş tasarımları hatırlattığı için retro olarak görülüyor. Ama
bağlantısı olan bir otomobil yok’’ dedi.
Geçmişe dönüş risk almamak için önemli
Retro'nun tasarımcılar tarafından kolay anlaşılabilir olarak
tanımlandığını belirten Boulay, ‘‘Milyarlarca dolarlık riske
girdiğiniz bir iş yaptığınız zaman, bilinmeyen bir şey yerine güvenli
olduğu kanıtlanmış bir şey yaparsınız’’ yorumunu yaparken, Lyon, Boulay'ın sözlerine ekleme yaparak, ‘‘Eski otomobillerin çekiciliği
sayesinde biz tasarımcı olduk. Evet, parasal durumlar da buna vesile
oluyor’’ diye konuşuyor.
|